Yatırımcılarda kazanma değil korku duygusu hakim

Barış ERKAYA

Aslında profesyonel iş ağı olarak bildiğimiz Linkedin’de son zamanlarda karşımıza sıkça anketler çıkıyor. Twitter gibi platformlarda yapılan anketlerin aksine, Linkedin kitlesinin özelliği nedeniyle buradaki anketler çarpıcı sonuçlar verebiliyor.

Geçtiğimiz günlerde burada bir beyaz yakalının paylaştığı anket bu açıdan benim oldukça dikkatimi çekti. Hangi yatırım aracını tercih edersiniz? Anket sorusu bir klasik. Şıklar ise; hisse senedi, altın, dolar/Euro, mevduat. Dört şık konulabilen Linkedin anketine gelen oy sayısı 2415. Yüzde 50 altın, yüzde 17 dolar/Euro, yüzde 11 mevduat, yüzde 22 hisse işaretlemiş.

Sadece ankete verilen oylar Türkiye’de beyaz yakalıların dolar/Euro seçeneğini de eklersek dövize endeksli bir enstrümana yüzde 67 gibi ezici bir oy verdiğini gösteriyor. Bu da yüksek enflasyon ve artan pahalılık nedeniyle daha yüksek kazanç sağlamanın bir kenara konup eldeki paranın değerinin korunması telaşına düşüldüğünü veya düşüleceğini açıkça gösteriyor.

Fakat ankete gelen çok fazla da yorum var. Sadece yorumlar içerisinde başka bir anket dağılımı yapsak 20’lik kesim kripto paraları, yüzde 20’lik kesim ise arsa veya gayrimenkul yatırımlarını daha kârlı görüyor. Örneğin gümüşe yatırım yapmalı diyenlerin oranı yüzde 9. Yüzde 25’lik kesim ise reel sektör, kişisel gelişim, hayır işleri, nakit olarak elde tutma gibi onlarca seçenek içerisinde fikrini beyan ediyor.

Yani anketten çıkan sonuçlar aslında yatırım psikolojisinin artık çok para kazanmak değil, risk almamak veya eldekini korumak üzerine ağırlık kazandığını gösteriyor. Anket sonucunu genele yaymak çok mantıklı olmasa da bu da bize ülkede belli finansal okur yazarlığa sahip kişilerin çoğunun şahsi tercihleriyle parasını enfl asyona çok net ezdirdiğini gösteriyor.

En az seçilenlerden çok kazandıranlar

Geçtiğimiz 3 yıllık periyoda bakarsak gerçekte en fazla kazandıran yatırım aracı ne ve bu beklentilerle ne kadar örtüşüyor? İşte asıl dikkat çekici sonuç burada: İMKB-30 endeksine dahil hisse senetlerinin yarısından fazlası altından ve dolar/Euro’dan kat kat fazla kazandırmış. Örneğin BİST-30’un son üç yılda en fazla kazandıran hisse senedi yüzde 1674 ile Gübre Fabrikaları. Hatta gümüş toplam ankette yüzde 0.20’lik bir tercihe sahip olmasına rağmen yüzde 124’lük getirisiyle altından açık ara daha yüksek getiriye sahip. Dolar ve Euro’nun bu dönemde getirisi yüzde 30-33. TL mevduat 28 günlük vadelerde bileşik getiri olarak yüzde 113 kazandırmış. Yeni nesil riskli enstrüman Bitcoin’in ise TL bazında getirisi yüzde 853.