Türkiye’den çıkan dünya markası: DOF Robotics

Murat KÜÇÜK

Üretimin yüzde 95’ini dış pazara gönderen şirketin yıllık cirosu 10 milyon dolar. Simülasyon teknolojilerinin sadece eğlence sektöründe kullanılmadığını söyleyen DOF Robotics Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mertcan, “Günümüzde birçok otomobil, beyaz eşya ve makine üreticisi, ürün testlerini simülasyon ortamında yapıyor. Hatta binaların sağlamlık testleri de deprem simülasyonlarında gerçekleştiriliyor Simülasyon teknolojisi zaman, malzeme, enerji, insan ve makine gücünden tasarruf sağlıyor.” dedi.

Eğlence, savunma, sağlık, tarım ve yeme-içme sektörlerine özel simülasyonlar üreten DOF Robotics, özellikle eğlence alanında yaptığı projelerle dünyanın en büyükleri arasına girmeyi başardı. Sanal ve artırılmış gerçeklik, hareket simülatörleri, etkileşimli VR oyunları gibi yüksek katma değerli işlere imza atan şirket, İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi’ndeki fabrikasında ürettiği simülatörlerin yüzde 95’ini ihraç ediyor. Eğlence sektöründe hatırı sayılır büyüme gerçekleştirdiklerini belirten DOF Robotics Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mertcan, “Satılabilir ilk ürünümüzü 2010 yıllında ortaya çıkardık ve bu ürünümüzü aynı yıl içerisinde Azerbaycan’a ihraç ettik. Bugün ise 80’den fazla ülkeye teknoloji ihracatı gerçekleştiriyoruz. Yoğunluğumuz eğlence dünyası olmasına rağmen savunma ve eğitim teknolojilerinde de önemli projelere imza atıyoruz. Şu sıralar otonom cihazlar üzerine yoğunlaştık. Geliştirdiğimiz otonom cihazlar; tarım, sağlık ve yeme-içme teknolojilerinde kullanılıyor. Dünyanın sayılı üreticileri arasına girdiğimiz eğlence teknolojileri üretiminde yıllık 10 milyon dolar ciroya ulaşıyoruz. Toplam üretimimizin yüzde 95’ini ihraç ediyoruz. Güçlü olduğumuz ABD ve Çin pazarlarının yanı sıra Avrupa, Asya, Orta Doğu ve Kuzey Afrika (MENA) bölgesine de ihracat gerçekleştiriyoruz. Marvel Studios ve Universal Studios gibi küresel markalara partnerlik yapıyoruz.” dedi.

“ABD pazarında perakendede markalaşıyoruz”

Üretimin yanı sıra ABD’de eğlence işletmeleri de bulunan DOF Robotics, Türkiye’de 70, ABD’de ise 40 kişiye istihdam sağlıyor. ABD’nin en fazla turist ağırlayan şehirleri New York ve Miami’de, eğlence merkezi işletmeciliğine yoğunlaştıklarını dile getiren Mustafa Mertcan, “2 şehirde faaliyet gösteren 10 işletmemizle (Family Entertainment Center) hem ürünlerimize dair geri dönüşleri topluyoruz hem de işin perakende tarafında markalaşıyoruz. Ayrıca Türkiye’ye döviz girişi sağlıyoruz.” sözleriyle perakende faaliyetlerini anlattı. “İnsanlar neye ihtiyaç duyuyorsa tespit ediyor ve ona göre ürünler geliştiriyoruz.” diyen Mustafa Mertcan, ürün geliştirme süreçlerine dair şunları söyledi: “DOF Robotics olarak süreci yazılımdan başlatıyor, içeriği ve donanımları kendi bünyemizde üreterek son kullanıcıya hazır hale getiriyoruz. Donanımlarda, özel servo motorlar ve hassas sensörler kullanıyoruz. Gerçek hayatta uçak kullanan kişi hangi etkilere maruz kalıyorsa biz de uçak simülatöründe aynı etkilere maruz kalmasını sağlıyoruz. Bunun için yüksek teknolojinin imkanlarını sonuna kadar kullanıyoruz. Çünkü biz var olmayan bir gerçekliği, sanal ortamda yaşatıyoruz.”

Birçok endüstriyel ürünün testi simülasyonla yapılıyor

Son yıllarda maliyetleri düşürmek ve zamandan tasarruf etmek için üretim endüstrisinde, test aşamasında simülasyon kullanıldığına dikkat çeken Mustafa Mertcan, “Geçmişte seri üretime geçilmeden önce ürünler fiziksel testlere tabi tutulurdu. Şimdi birçok ürünün sağlamlık ve işlevsellik testleri önce simülasyon programlarında yapılıyor. Günümüzde birçok otomobil, beyaz eşya ve makine üreticisi, ürün testlerini simülasyon ortamında yapıyor. Hatta binaların sağlamlık testleri de deprem simülasyonlarında gerçekleştiriliyor. Testten önce kullanılacak demirin, betonun ve diğer malzemelerin mukavemet değeri giriliyor. Ardından deprem simülasyonu başlatılıyor ve yapı test ediliyor. Bina yapılmadan, depremde o binaya ne olacağı görülebiliyor. Sınırlı kaynaklara sahip olduğumuz bu gezegende tüm kaynakları doğru kullanmamız ve ziyan etmemiz gerekiyor. Bu noktada simülasyon zaman, malzeme, enerji, insan ve makine gücünden tasarruf sağlıyor. Eksik ya da fazla malzeme kullanmanın önüne geçiyor. Yapılacak üründeki hataya projeye aşamasında müdahale olanağı sağlıyor.” şeklinde konuştu.

“Gerekirse başka ülkelerden hoca getirmeliyiz”

2 milyon dolar yatırımla İstanbul İhtisas Serbest Bölgesi’nde hayata geçen fabrikada, sanayi ve üniversite iş birliğini artıracaklarına dikkat çeken Mustafa Mertcan, “Dünya ile rekabet edebilmek için yazılım mühendisleri yetiştirmemiz bunun için de nitelikli bir yazılım eğitimi oluşturmamız gerekiyor. Özellikle büyük üniversitelerimiz bu konuda kendine bir misyon edinmeli. Gerekirse başka ülkelerden hoca getirmeliyiz. Yeni fabrikamızda Dofuture adını verdiğimiz Ar-Ge ve eğitim merkezimizi oluşturduk. Burada mühendis adaylarını çok hızlı şekilde iş dünyası ile tanıştıracağız ve sanayiye entegre edeceğiz. Bununla birlikte ülkemizde, ara eleman problemini de çözmemiz gerekiyor. Ara eleman yetiştirme konusunda da ülkece yeni bir yol haritasına ihtiyacımız var.” dedi.

İhracatçıya vergi muafiyeti, kira yardımı ve maaş desteği

Türkiye’nin ihracat yapan şirketler için en uygun ortamı yarattığını ifade eden Mustafa Mertcan, “Devlet; teknoloji üreten ve ihraç eden şirketlere ihtisas bölgesinde 5 yıl boyunca yüzde 50 kira yardımı yapıyor. Personel maaşına 5 yıl boyunca yarı yarıya destek veriyor. En önemlisi de serbest bölgedeki üretimin yüzde 85’ini ihraç eden firma kurumlar vergisinden muaf tutuluyor.” dedi. Düzetilmesi gereken noktalara da değinen Mertcan, şunları söyledi: “Türkiye’de yazılım ve donanım destekleri ayrı ayrı şekilde veriliyor. Yazılım bir hizmet, donanım bir mal gibi algılanıyor. Oysaki yazılım ve donanım ayrılmaz bir bütündür. Sektörü doğru yönetmek için Yazılım ve Donanım Endüstrileri Başkanlığı’nın kurulması bizim beklediğimiz bir gelişmeydi. Adaptasyon ve kavrama konusunda avantajlıyız. Teknolojiyi öğrendikten sonra dünya ile rekabet edebilen ürünler ortaya çıkarabiliyoruz. Fakat en büyük eksiğimiz markalaşmak. Bu konuda da desteklere ihtiyaç var. Bu da göz ardı edilmemelidir. Deneysel simülasyon teknolojilerinde ABD, Almanya ve Çin başı çekiyor. Türk şirketleri ise daha çok eğlence tarafında yer edinmeye çalışıyor. Şu an iyi ürünleri çok daha uygun fiyatlara dünya pazarına sunuyoruz.” Doğru insanları bir araya getirerek ve kaynakları verimli kullanarak eğlence endüstrisinde dünyadaki en büyük 3 firma arasına girdiklerine dikkat çeken Mertcan, 5 yıl içinde unicorn ve dünya markası olmayı hedeflediklerini belirtti.

DOF Robotics IAAPA Expo’da sektörün en prestijli ödülü IAAPA Brass Ring Award, Golden Pony ve Shining Stars ödüllerini kazandı. Şirketin Las Vegas’ta düzenlenen CES fuarında Artırılmış Sanal Gerçeklik kategorisinde İnovasyon Ödülü kazandığı ürünler Disney, Marvel Studios ve Universal Studios gibi dünyanın en çok ziyaret edilen tema parklarında yer alıyor.