FirmaHBR.COM'a Hoşgeldiniz!

Şans Sohbetleri: İlk çeyrekte yavaşlama riski var

Ekonomist Ali Ağaoğlu önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde küresel ve yerel olarak bir yavaşlama beklendiğini kaydederken, bunun işaretlerinin emtia piyasasından geldiğine dikkat çekti. Gazeteci Güldağ ise kurlardaki aşırı oynaklığın reel sektör aktörlerinin fiyat belirlemesinde büyük sıkıntılar yarattığını vurguladı.

Şans Sohbetleri: İlk çeyrekte yavaşlama riski var

Kurlardaki oynaklık devam ediyor. Hep vardı tabii ama son bir aydır oynaklık iyice arttı. Fiyat vermekte zorlanıyor iş insanları. Önceki gün Antalya’da bir un sanayicisiyle konşuyorduk. Telefonuna mesaj geldi. ‘Hayırlısı olsun’ dedi ‘un fiyatı yüzde 10 daha arttı. 330 liradan iki saat önce anlaştığım bir çuval un şimdi 360 lira.’ Sonra ben bir şey demeye fırsat bulamadan, ‘İki ay önce bir kamyon 75 bin liraydı. Bugün 180 bin lira’ diye devam etti. Bir kamyonda 500 çuval un olurmuş. Ekmek fiyatını sordum. ‘Bu gidişle 4 lira kaçınılmaz’ diye cevap verdi. Genel olarak ekmek fiyatı bir çuval un fiyatının yüzde birine denk. O hesapla zaten 2.5 lira değil 3.6 lira olması gerekiyor.

Simit bile 3,5 lira oldu.

Evet, öyle olunca da yarım simit dönemi başladı. Şimdi ikiye kesip satıyorlar kimi yerlerde. enflasyonun yüzde 30’ların üzerine çıkacağını söyleyenler arttı. ÜFE’nin ise yüzde 60’ın üzerine çıkması bekleniyor. Bu ortamda, üreticilerin, sanayicilerin ek sermaye ihtiyaçları da artıyor. Herkes 31/12’yi bekliyor. 1 Ocak ile birlikte bankaların yaşanan gelişmeleri dikkate alıp limitleri ciddi biçimde gözden geçirip artırmaları bekleniyor. Yoksa üretici başta tefecilerin eline kalırız diyor iş insanları…

İşletme sermayesi ihtiyaçları artıyor. Satın aldığınız malın fiyatı yükseldiğinde oradan elde edeceğiniz marj yüzde olarak aynı kalsa bile o yüzdeyi yapabilmeniz için yatırmanız gereken sermaye artıyor. Petrolden örnek vereyim; 30 dolardayken petrol, 1 milyon varil petrol için 30 milyon dolar fon ayırmanız gerekirken, 85 dolara çıkınca yine 1 milyon varil için bu kez 85 milyon ayırmanız gerekiyor. İşletme sermaye ihtiyacınız bir öncekine göre 2,5 kat artmış oluyor. Şimdi bunun bir kısmı dışarıdan zaten geliyordu. Fakat bunun üzerine siz kuru 9’dan 13,50’ye çıkardığınızda, yani yüzde 50 artırdığınızda işletme sermayesi ihtiyacınız kafadan yüzde 50 artıyor.

Sen yediğimiz hurmalara bağlamıştın bu konuyu veciz biçimde…

Çok şık şeyler söylediğimin farkındayım ama gerçek bu. Dün yediğimiz hurmalarla ilgili… Ve biz yine sadece akut olana, yine bugünü kurtarmaya odaklandığımız sürece yarın yine bugünü kurtarırken çözdüğümüzü düşündüğümüz problemlerin sonuçlarıyla karşılaşacağız. Ama ben size iyi haberi vereyim: Kaçınılmaz bir şekilde bankacılık sektörü TL cinsinden limitleri artırmak zorunda. Başta kendi faizlerini tahsil etmek için. Faal şirketlerin batması onların da istemeyeceği bir durum olduğu için bu konuda bankacılık sektörü olabildiğince esnek davranacaktır. TL limitlerinden bahsediyorum. Ama dolar cinsi limitlerde çok fazla artış olmasını beklemem.

Merkez Bankası yatırımcılar ve ekonomistlerle buluşmasında gelecek yılın ikinci yarısından itibaren iyileşmeler görüleceğini söylüyor.

Önce döviz fazlamız olacak, bu döviz fazlası Merkez Bankası’na satılacak, kur düşecek, düşen kurlarla enflasyon gerileyecek.Gerileyen enflasyonla birlikte beklentiler iyileşecek, fiyatlama davranışları düzelecek. 2022 sonunda bunları göreceğiz…

En azından senaryo bu…

Belki 2023 için bu konuları konuşuyor oluruz. Ama ben Türkiye’nin o kadar sabrı olduğunu düşünmüyorum. Yedekte bekleyen kaynaklarımız mı var? Bahsedilen süreye kadar dayanabilecek şirket ve kurumların sayısının çok fazla olmadığı düşüncesindeyim. Bu konuda ciddi radikal adımlar atılması gerekiyor, aksi takdirde yepyeni problemlerle de uğraşıyor oluruz.

Ekonomimizin en önemli avantajlarından biri iş insanlarımızın belirsizlik içinde yönetme konusunda yüksek kabiliyetlere sahip olması. Çok sıkıntılı dönemlerde dahi üretim durmuyor, çekler dönmüyor. Tabii şansımızı zorlamanın da alemi yok.

Bizden ibaret değil dünya…

Özellikle de yeni varyant bakımından. Ancak ilk etapta çok ciddi sıkıntı yaratacak gibi görünüyordu , şimdi ilaç şirketlerinden gelen haberlerle daha sakin bakılıyor yeni varyanta..

Emtia tarafını aşağıya çekti kısmen ama Omicron varyantından önce de özellikle endüstriyel metallerin bazılarında aşağı yönlü hareketler vardı.

Aşağı yönlü hareketler yeni yılda da devam edebilir. Turizmciler de 15 Aralık’tan sonra güzel bir Noel hareketi bekliyorlar. Bu da iyi haber…

Evet o iyi haber ama ocak-şubat aylarında küresel olarak bir sert fren tarzı bir şey bekliyorum.

Dünya ekonomisinde mi? IMF, bu yıla göre bir düşüş bekliyor ama büyüme hızı tahmini yüzde 4.9 hala 2022 için…

Çin’den başlayarak tüm emtia tarafında bir sıkıntı olmasını bekliyorum. Türkiye’nin iki sebeple hem kur ve belirsizliklerle, hem de evdeki mobilyalar tükendiği için, şubat–mart döneminde bir yavaşlama gelebilir.

Önümüzdeki seneye biz biraz yavaşlamayı konuşarak mı gireriz?

Yılın ilk çeyreğinde diyelim. Hem dünyada hem Türkiye’de bir yavaşlamanın çok konuşulduğu bir dönem bekliyorum. Ve emtia fiyatlarında özellikle petrolde 60 doları kısa vadeli görürsek çok şaşırtmayacak diye düşünüyorum. Önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde ben küresel ve yerel olarak bir yavaşlama bekliyorum.

Merkez Bankası müdahale ile bir mola verdirmek istedi

Çarşamba günü Merkez Bankası müdahale etti. Dolar 14 liraya doğru gidiyordu bir iki gün önce. Ama doğrusu müdahale pek beklenmiyordu.

Evet, Merkez Bankası’nın müdahalesini beklemiyorduk. Merkez Bankası aslında dün iyi de bir şey yaptı. Çok fazla işe yaramadı ama bir mola verdirdi. İyi bir şey. ‘Bir düşünün’ dedi, ‘ne yaptığınızın farkına varın’ dedi.

Bir milyar dolar kadar bir müdahale olduğu söylendi. Ama neredeyse müdahale yapıldığı seviyesine geri geldi dolar. Sen neden iyi buldun?

TL bu kadar da sahipsiz değil mesajı verildi. Zaten çok fazla da müdahale etmediler. Çok para harcamadılar.

Çok fazla harcayacak para da yok.

VİOP’tan olduğu için satışlar, rezervlerle bir ilgisi yok. Oraya etki etmez. Sadece aradaki TLdolar farkı ödenecek. Para harcamadan yaptılar.

O zaman sanıldığı kadar faydasız değil…

Tecrübeler de onu gösteriyor, müdahaleler işe yaramazlar. Müdahaleler teknik olarak zaman satın alırlar. Size bir zaman tanırlar. Sizin başarınız, o zaman zarfında o müdahaleye gerek duyulmasına neden olan durumlar neyse onları ne kadar ortadan kaldırdığınızla ilgilidir. Aksi takdirde müdahaleler alım fırsatı olarak kalır.

Aslında 13.95’lerden değil de, 13.50’lere geldiği zamanda müdahale ilgimi çekti. Belki de ayın sonu, maaşlar ve diğer ödemeler var, TL zaten az olur, müdahale daha başarılı olabilir diye düşünülmüş olabilir. Neyse… Merkez’in bundan sonra yeni müdahalede bulunmasını bekler misin?

Bu ve benzeri bir durum bekliyorum. İyi de buldum. Ancak bunlar akut problemlere dönük hamleler. Kronik sorunlarımızla ilgili fayda sağlamayacak. Şimdi müdahale dediğiniz TL faizlerinde herhangi bir değişiklik yapmadığınzda çok anlamlı değildir. Bunu tüm araçları bir araya getirerek yaparsanız belki anlamlı olur ama faizi değiştirmiyorsanız hatta düşüreceğim diyorsanız, daha düşük bir faizle alınacak dolara karşı siz bugün dolar satıyorsanız, bu ne kadar tutarlı geliyor kulağa?

Peki bu müdahale, piyasanın iştahını daha da artırmaz mı? Nasıl olsa zayıf müdahale geliyor diye bir sonrakine güçsüzlük mesajı vermez mi?

Hiç yapmamasındansa mola tarzında böylesi bir müdahale TL’nin çok da sahipsiz olmadığını göstermesi açısından iyi. Ama bunu tekrar tekrar yaparsanız çok fazla bir anlam ifade etmeyecektir. Belki birkaç defa olabilir. Bunun rezerve de etkisi yok. Ama işin esası derli toplu bütünlüklü bir müdahale yapmanızdır. O doğru birşeydir. Ona da program diyoruz.

Merkez Bankası Başkanımız Kavcıoğlu, ‘sınırlı yerimiz kaldı, hatta bitti gibi’ diyor. Bu ayki Para Politikası Kurulu’nda yeni bir indirim gelir mi? Daha önce de ‘sınırlı alan kaldı’ demişti fakat 100 baz puan yapmıştı. Şimdi, ‘Sınırlı alan kaldı, bu alanı da büyük ölçüde bitirdiğimizi düşünüyorum’ gibi bir ifadesi var. Ne beklersin?

Ben bu yorumları değerlendirirken çok zorlanıyorum. Sınırlı yerimiz kaldı diyen Merkez Bankası başkanına şunu sormak istiyorum, 19’dan 15’e düşürecek kadar 400 baz puanlık bir sorunumuz mu vardı faiz için? Haydi diyelim 100 daha indin 500 puanlık bir sorunumuz mu vardı? Sayın Cumhurbaşkanı’nın söylemlerine baktığımızda bu faizin yüzde 3-5 falan olması lazım. O zaman sayın Kavcıoğlu neden şimdiye kadar indirdi sorusunu sormamız lazım. Onları tartışmaya başladığında kur 9’lardayken 13,50’deki kurdan bahsediyoruz. 400 baz puanın maliyeti inanılmaz. Maliyetler bugünden yarına ödeyip bitirebileceğimiz maliyetler değiller. Bunları hangi saikle yaptık sorusunu sormak istiyorum. enflasyonu nasıl kontrol edeceksiniz? Bütün mesele 400-500 baz puan mıydı? 100 baz puan pas geçse ne olur indirse ne olur artık? Bu saatten sonra çok anlamlı değil, 200 baz puan indirdiğinde de aynı şeyi söylemiştim. Demiştim ki yaptıysanız daha radikal indirin ne olacağını görelim demeye kalmadı, gördük. Daha da ısrar edeceksek o da ayrı bir konu. Burada ciddi bir konu ile karşı karşıyayız.

Altında bir sonraki hamle yukarı doğru

Altın hareketli, gümüş durgun görünüyor…

Gümüşte 22,50 kritik bir seviyeydi, şu anda altındayız. Gümüş bu senenin kaybedeni. Platin de hakeza ama onun arkasında otomotiv sektörü var. Altında ise beklediğim temel düzeltmeler geldi. Bundan sonraki hamlenin yukarı yönde olacağını düşünüyorum. Altın ons fiyatında 1760 seviyeleri kritik bir eşikti, orayı bir test etti. O seviyenin altına düşmesini ben beklemiyorum. Tam nokta seviye olarak da 1765’tir aslında… Onun altını beklemiyorum. Eğer burayı taban oluşturabilirse yeniden 1835-1855 bölgesine çıkacak bir altın hareketini bekliyorum.

Ne zaman?

Bir dahaki yılın ilk çeyreğinde…

Pamuk da petrol de düştü, emtia geriliyor

Pamuk fiyatında düşüş var. Geçen ay Kahramanmaraş’ta düşecek diyordun…

Söylediklerimin arkasındayım. 115 centti o zamanlar, düştü. Şu anda 104 centlerde. Bu durumda aslında sadece pamuk da değil, petrole de bakmak lazım. 85 dolardan sonra çift haneleri beklemiyorum demiştim. Yeni varyant birçok şeyi bozdu. Brent petrolü bile yakın vadede 68 dolarda, şubat vadelisi 70,32 dolarda. Bütün emtia fiyatlarında genel bir gerileme var.

Sebep?

Arkasında 2 tane sebep var. İlki yeni varyant, ikincisi de Fed parasal genişlemeyi daha hızlı daraltacak beklentisi. Hisse senetleri bile etkilendi, ABD hisse senetlerinde bile önemli düşüşler yaşandı. Endüstriyel metaller, tarımsal emtia hemen hemen hepsi etkilendi ama petrol çok fazla etkilendi bundan. Buna bir de Çin’i eklemek lazım. Çin çok sessiz şu anda. Çin’de talep ve büyüme tarafıyla ilgili sıkıntı bence daha belirgin hale geldi.

Üçüncü çeyrekte Türkiye 7.4, Çin 4.9 büyüdü.

Çin için hiç alışık olunmayan seviyeler. Onun da etkileri halen yaşanıyor ve sürebilir.

Petrolde daha ne kadar geri çekilir fiyatlar?

Çok fazla geri çekilme olmaz. Bu rakamlarla yılı kapatmamız yüksek olasılık. 200 günlük hareket aşağı kırıldığı için bir miktar geri çekiliriz ama bir 60 dolar beklemiyorum. Kasım ayı bir çok fonun yıl sonu kapanış zamanıdır. Onlar yukarı fiyatlardan kendi pozisyonlarını büyük oranda kapattı. Aslında yılı bitirdiler. Aralık 15’ten sonra ben piyasaların bir miktar yatışacağını düşünüyorum.

KAYNAK: DÜNYA

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ