FirmaHBR.COM'a Hoşgeldiniz!

Bakan Kişirci: Tarım ve gıdada net ihracatçı bir konumdayız

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Türkiye’nin 25 milyar dolarlık tarım ve gıda ürünleri ihracatıyla bugün net ihracatçı bir konumda olduğunu belirterek, “Kendine yeterlik oranlarımız, 2021 yılı itibarıyla buğdayda yüzde 102, şekerpancarında yüzde 100, patateste yüzde 107, nohutta yüzde 122, kuru soğanda yüzde 114’tür.” dedi.

Bakan Kişirci: Tarım ve gıdada net ihracatçı bir konumdayız

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Yozgat’ta düzenlenen “Türkiye Yüzyılı Başlıyor, 2023’e Doğru Şehir Buluşmaları” programında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Tahıl Koridoru’nun bir insanlık koridoru olduğunu belirten Kirişci, “Koridorun açılmasından her ne kadar daha çok Avrupa ülkeleri yararlansa da bu durum bütün dünyayı sevindirmiş ve Türkiye’nin itibarını artırmıştır. Bugüne kadar bu Tahıl Koridoru üzerinden sevk edilen 10 milyon ton tahılın yüzde 60’ı Avrupa’ya, yüzde 27’si Asya’ya, yüzde 13’ü Afrika ülkelerine gitmiştir. Türkiye olarak tahıl sevkiyatından en az gelişmiş ülkelerin daha fazla yararlanması üzerinde özellikle durmaktayız.” diye konuştu

Ticaret Bakanlığı ile müşterek bir çalışma yürüttüklerine değinen Kirişci, “Rusya’dan alınacak bedelsiz buğdayı, işlendikten sonra az gelişmiş ülkelere bedelsiz vermeyi hedefliyoruz. Bizler bu süreçlerde milletimize ve devletimize yakışanı yaptık, yapıyoruz. İnsani yardım alanında bugün, milli gelire oranla en fazla yardım yapan ülkeyiz. Dünya sıralamasında birinciyiz. Bu bizim için bir şereftir. Bu noktada, güçlü ve büyük Türkiye’yi sadece milletimizin değil, dünyanın selameti için de olmazsa olmaz görüyoruz.” diye konuştu.

“Tarım her ülke için stratejik”

Kirişci, gıda ve tarımın her ülke için stratejik önem taşıdığını, bunun için tarımın milli güvenlik meselesi olduğunu bildiklerini ve bu yönde gereken adımların atıldığını aktardı.

Son 20 yılda bitkisel üretim miktarının yüzde 21 artarak 2021’de 118,4 milyon tona ulaştığını dile getiren Kirişci, “2002 yılında 25,1 milyar dolar olan tarımsal gayrisafi yurt içi hasılamız 2021 yılında yüzde 78,1 artışla 44,7 milyar dolara yükseldi. Ülkemiz, 2021 yılındaki toplam 44,7 milyar dolarlık tarımsal hasılasıyla Avrupa’da birinci sıradadır. Bitkisel üretimimizin bu yıl geçen seneye göre yüzde 8 artarak 127 milyon tonu aşmasını bekliyoruz. Bu da bitkisel üretim toplamında ülkemiz için inşallah tarihi bir rekor olacak.” dedi.

Kirişci, hayvancılıkta son 20 yılda büyükbaş hayvan mevcudunun yüzde 81, küçükbaşın yüzde 83,4, kanatlı hayvan sayısının yüzde 58,6 arttığına dikkati çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “25 milyar dolar tarım ve gıda ürünleri ihracatımız ile bugün net ihracatçı bir konumdayız. Son 20 yılda tohumluk üretimimiz 9 kat, tohum ihracatımız 12,6 kat artmış durumda. Tohum dış ticaretinde ihracatın ithalatı karşılama oranı 2002’de yüzde 31 iken, 2021 yılında yüzde 94’e yükseltilmiştir. Kendine yeterlik oranlarımız, 2021 yılı itibarıyla buğdayda yüzde 102, şekerpancarında yüzde 100, patateste yüzde 107, nohutta yüzde 122, kuru soğanda yüzde 114’tür. Hayvansal ürünlerde ise kırmızı ette yüzde100, sütte yüzde 107, beyaz ette yüzde 136, yumurtada yüzde 123 seviyesindeyiz. Balık üretiminde Avrupa lideriyiz.”

Tarımda yaşanan gelişmelerde üreticinin çok büyük paya sahip olduğunu kaydeden Kirişci, “2002 yılında 1,8 milyar lira olan destekleme bütçesi, 2022 yılında 39,2 milyar liraya yükselmiştir. Yaptığımız destekleme alımlarıyla da çiftçimizi motive ediyor, onların alın terini koruyoruz. Buğday alım fiyatını geçen yıla göre yüzde 231, şeker pancarı fiyatını yüzde 245, kuru fasulyeyi yüzde 158, kuru üzüm fiyatını yüzde 108 artırdık.” dedi.

“İsteyenin istediğini ürettiği uygulamaya son vereceğiz”

Üretimi mutlaka planlı yapacaklarını da aktaran Kirişci, şunları kaydetti: “Şu an isteyenin istediği üretim alanında, istediğini ürettiği bir uygulamaya son vereceğiz. Mutlaka izin alma şartını getireceğiz. Bu izin almayla beraber Türkiye’nin arz açığı, özellikle stratejik ürünler başta olmak üzere hangi alanlarda ise hangi ürünlerde arz açığı varsa o ürünlere üreticimizin yoğunlaşmasını sağlayacağız. Kent tarımı, mesela Yozgat’ımız özellikle jeotermal potansiyeli itibarıyla buna öncü olabilecek şehirlerimizden biri, bundan dolayı da bir şehrin kendi ihtiyaçlarının bu şehrin altyapısı ve üstyapısı kullanılarak yapılmasını sağlayacağız. Yani seralar kuracağız, raf ömrü kısa olan ürünlerin bu seralarda üretilmesi sayesinde hem lojistik maliyetlerden kurtulmuş olacağız hem ürünlerimizi daha taze olarak tüketeceğiz. Çok daha önemlisi sürekli nüfus kaybetmiş ve bu nüfusunu başka illere aktarmış Yozgat’ımız bu nüfus hareketinden tersi yönde, bu kez yeniden Yozgat’a dönüşün yollarını açmış ve kırsalda özellikle istihdamı arttırmış olacağız.”

KAYNAK: DÜNYA

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ