2025 yılında 30 milyon dolar ‘temiz enerji’ yatırımı yapacak

Türkiye’de 1,5 milyar dolar yatırımla 30 seneyi aşkın bir süredir faaliyetlerine devam etmekte olan Philip Morris Türkiye, 2024 yılının ilave yatırımlarında ihracat, işgücü ve sürdürülebilirlik alanlarını odağına aldı. Ek yatırımlarıyla fabrikasındaki üretim ve ihracat kapasitesini artırmayı hedefleyen şirket, çevresel etkisini yönetmek amacıyla sürdürülebilirlik yatırımlarına hız verdiğini duyurdu.

Gündemlerindeki yatırım planlarına ilişkin bilgi veren Philip Morris Türkiye Genel Müdürü Filiz Yavuz Diren, “2025’te kapsam 1 ve kapsam 2 dahilinde karbon nötr olma hedefimiz çerçevesinde 30 milyon dolara yakın yenilenebilir enerji yatırımı gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.

Bu yatırımlarla sürdürülebilirlik hedeflerimizde önemli bir aşama kaydedeceğiz” dedi. Yatırımların yalnızca çalışma modelinde değil, iş modelimizde de fırsatlar oluşturduğunu belirten Diren, “Bugün alanında önde gelen, farklı hızlı tüketim mamulleri sektörü oyuncuları ile iş birlikleri yaparak geleneksel kanalda dijital dönüşüme liderlik ediyoruz.

Tüm bunları, ekosistemimizdeki paydaşları dönüşüme dahil ederek, bakkal esnafımızdan tutun tedarikçilerimize, dağıtım operasyonlarımıza uzanan bir dönüşüm felsefesi ile gerçekleştirdik. Sürdürülebilirlik çatısı altında, altyapılarımızı dijital teknoloji yatırımları ile sürekli dönüştürerek yenilikçi çalışma ve iş modellerini operasyonumuza entegre etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.

 Esnek ve çağın dinamiklerine uygun çalışma modellerinin altyapı yatırımları ile desteklenmesi gerektiğine dikkat çeken Diren, “Biz altyapı dijitalleştirme yatırımlarına 2016 yılında başladık. Bu dönüşümü ekosistemimizi genişleterek, yerli start-uplarla birlikte gerçekleştirdik. Bugün geleneksel ticari kanalda, yani bakkal esnafı ile olan ticaretimizin yüzde 97’sini dijital platformumuz üzerinden gerçekleştiriyoruz” bilgisini verdi.

Kadının işgücüne aktif olarak katılamamasının ve fırsatlara erişimde eşitsizliklere maruz kalmasının sosyal etkilerinin yanında ekonomik büyüme ile direkt bir ilişkisi olduğunu belirten Philip Morris Türkiye Genel Müdürü Filiz Yavuz Diren, “Bu konuda maalesef dünyada da ülkemizde de daha gidecek çok yolumuz var.

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün yapmış olduğu projeksiyonlara göre işgücüne katılımda cinsiyetler arası farkın yüzde 25 daralması ile 2025 yılında küresel GSYH’da 5 trilyon doların üzerinde bir artış sağlamak mümkün. Bunun gibi araştırmalar kadın istihdamının olması gereken seviyeden çok geride kaldığını ve bu durumun sürdürülebilir ekonomik büyümenin önünde bir engel olduğunu açıkça ortaya koyuyor” dedi.

Eşit işe eşit ücret konusunun önemine de ayrıca vurgu yapan PMTR Genel Müdürü Filiz Yavuz Diren, “Cinsiyetler arası ücret farkı açıldıkça ve özellikle çocuk bakımı maliyeti kadının çalışmasının önüne geçtikçe kadınların işgücünden ayrıldığını görüyoruz. Türkiye’de yüzde 15 seviyelerinde olan cinsiyetler arası ücret farkı dünyada ise yüzde 20 seviyelerinde. Philip Morris Türkiye’de, kendi süreçlerimizden emin olsak da, işe alım, terfi ve ücretlendirme konularında gönüllü olarak düzenli denetimlere tabi olmayı çok önemli buluyoruz” dedi.

İsviçre merkezli bağımsız bir kuruluş olan EQUALSALARY Vakfı tarafından “Eşit İşe Eşit Ücret” sertifikası aldıklarını belirten Filiz Yavuz Diren, “Bu sertifikayı almaya hak kazandıktan sonra kuruluş, düzenli denetimler ve birebir görüşmelerle tüm süreçlerde şeffaf bir şekilde fırsatlara erişimde eşitlik sağlandığından emin oluyor. Bu uygulamaların ülkemizdeki farklı firmalara örnek olması ve kadınların işgücü piyasasına daha aktif katılmasında etkili olacağına gönülden inanıyorum” diye konuştu.

Türkiye’de oluşan ihtiyaçlara ilişkin sosyal sorumluluk yatırımlarına da devam edeceklerinin söyleywn Diren, “Yaşanan deprem felaketi hala gündemimizde. PMI deprem yardımları için 2 milyon dolarlık fon ayırdı. İlk etapta acil ihtiyaçlara yönelik desteklerimizden sonra, Bu sene de bölgenin orta-uzun vadede kalkınmasını destekleyecek, sürdürülebilir projeler için çalışmalarımız sürüyor” diye konuştu.