FirmaHBR.COM'a Hoşgeldiniz!

2023 ‘mücadele yılı’ oldu 2024 daha zorlu geçecek

Mobilya, orman ürünleri ve kağıt, ambalaj sektörü, yeni yılla birlikte ihracatta yeni pazarlara odaklandı. 2023’ü mücadele ile geçiren sektör, ‘zor bir yıl’ olarak gördükleri 2024’te daha çok çalışmaya hazırlanıyor.

2023 ‘mücadele yılı’ oldu 2024 daha zorlu geçecek

Dünya Gazetesi

Global ticarette yaşanan dalgalanmalara, Avrupa’da yaşanan duraksamalara ve yılın ilk aylarında gerçekleşen depreme rağmen gücünü korumaya çalışan kağıt ve orman ürünleri ve ambalaj sektörü, mücadele ile geçen bir yılın ardından 2024’te daha çok çalışmaya odaklandı. Özellikle yılın ikinci yarısında pozitif bir ivme bekleyen sektör, yeni pazarlara yönelerek daralan iç pazarı ihracatla kapatmak istiyor.

2023 yılında Türkiye’nin mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracatından en yüksek payı 1 milyar 38 milyon dolar ile Irak aldı. Yıl boyunca zirvedeki yerini koruyan Irak’ı 385 milyon dolar ile Birleşik Krallık takip etti. Almanya’ya 334 milyon, ABD’ye 315 milyon ve Libya’ya 298 milyon dolarlık mobilya, kağıt ve orman ürünleri ihracat gerçekleştirilirken listenin devamında İran, Fransa, Fas ve Gürcistan yer aldı.

2023 yılı boyunca mobilya, kâğıt ve orman ürünleri ihracatından aldığı payı yüzde 28,13 ile en çok Fas artırırken, gerçekleşen ihracat rakamı 237 milyon dolar oldu. İhracattan aldığı payı yüzde 3,14’le Fas’ın ardından en çok artıran ülkeler arasında yer alan Gürcistan’a ise 219 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi.

İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Özkan, 2023 yılının tek kelimeyle özetlendiğinde, ‘mücadele’ ile geçtiğinin söylenebileceğini ifade etti. Özkan, şöyle devam etti: “Çünkü dünya ticaretinde yaşanan durgunluk, ekonomik daralmalar ve birçok ülkede çift haneli rakamlara ulaşan enflasyon oranları nedeniyle mobilya, kağıt ve orman ürünleri sektörünün ihracatı sekteye uğradı. 2022 yılının sonlarına doğru başlayan bu süreç 2023 boyunca da devam etti ve ihracatı artırmak için büyük zorluklarla mücadele etmemize neden oldu.”

2024 yılının ikinci yarısı için daha pozitif olduklarını dile getiren Özkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir yandan Avrupa’da enflasyonun düşmeye başlaması nedeniyle yavaş yavaş siparişlerin tekrar eskiye dönmesini, diğer yandan da para politikalarının olumlu sonuç verip iç piyasanın hareketlenmesini bekliyoruz. Yıl boyunca katılacağımız fuarlar, gerçekleştireceğimiz ticaret heyetleri gibi çeşitli uluslararası etkinliklerimizle de yılı olabildiğince verimli geçirmeye çalışacağız. Yani 2024 yılında da çok çalışacak ve zorluklarla mücadele ederek başarılı ihracat rakamlarını yakalamanın yolunu arayacağız.”

 Gelecek yıl mevcut sıkılaşmanın, dolayısıyla piyasadan para çekmenin devam edeceğini ön gören Modoko Başkanı Koray Çalışkan, “Özellikle seçim sonrası dönemde alınan tedbirlerin ağırlaşacağı, iç piyasanın daralacağı, krediyle dönen firmaların borç bulmada zorlanacağı, öz kaynak satışlarının yaşanacağı, finansal yapısı güçlü olmayan bazı firmalarda kapanmalar yaşanabileceği zor bir 2024 bekliyoruz” dedi.

İleriye dönük kalıcı ve yapıcı çözümler üretilmediği takdirde en büyük sorunlardan birinin olacağını ifade eden Çalışkan, “Daha önceki yıllarda başlattığımız yatırımlarda dahil olmak üzere 2024’ün yatırım yılı değil, mevcudu muhafaza etme yılı olarak geçeceğinden bu yılla ilgili planlamaları ileri tarihlere atmış durumdayız.

2024 yılında mevcut sıkılaşmayla faiz ve dövizin ilk çeyrek ve sonrasında yavaş yavaş yatay seyre geçeceğini düşünüyoruz” diye konuştu. 2023 yılını 4,6 milyar dolar ihracatla kapattıklarını ifade eden Çalışkan, “2024 yılı hedefimiz ise 5 milyar dolar ihracat. İç pazarın daralmasından ötürü zaten yoğunluğumuzu ihracata vereceğiz” şeklinde konuştu.

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, ambalaj sektörünün, Türkiye’de katma değerli ihracat yapan ve dış ticaret açığı vermeyen bir sektör olduğunu söyledi.

2023 sonunda sektörün toplam büyüklüğünün 30 milyar dolara ve ihracatın 10 milyar dolara ulaşacağını açıklayan Sarıbekir, “Sektörümüz her yıl yüzde 10 civarlarında büyüyerek ilerler ama pandemi ile birlikte ambalajın öneminin daha da ön plana çıktığını gözlemliyoruz. Ambalajlı ürün talebini besleyen diğer bir konu ise e-ticaretin günden güne büyüyor olması. Bu da daha çok ambalaja ihtiyaç duyulacağını gösteriyor.

Ancak hepsinin ötesinde ambalajlı ürün satışlarını en çok etkileyen unsurun hane halkı ve kişi başına milli gelirdeki gelişmeler olduğunu söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı. Ülke olarak ambalaj sektöründe dünya çapında çok güçlü bir konumda olduklarını ifade eden Sarıbekir, “Mevcut şartlar göz önüne alındığında, ülkemizin coğrafi konumu, üretim kapasitesi, nitelikli insan gücü ve rekabetçi yapımız da eklendiğinde çok daha büyük potansiyele sahip olduğumuzu söyleyebiliriz. Ürünleri dünyada 180 ülkeye ihraç edilen sektörümüzü, Avrasya’nın ambalaj merkezi haline getirebilmek için 2024 yılında da kararlı adımlarla ilerleyeceğiz” diye konuştu.

 Karton Ambalaj Sanayicileri Derneği (KASAD) Başkanı Alican Duran, 2023 yılını durağan geçirdiklerini söyledi. Duran, “Üretim ve ihracat hacmini her geçen gün geliştiren sektörümüz, bir yandan tüm dünyada yaşanan ekonomik daralmalar, diğer yandan enflasyon ile kur farkı arasında açılan makas nedeniyle 2023’ü durağan bir şekilde geçirdi. Özellikle Avrupa’da yaşanan durgunluk ve zayıf dış talep koşulları sektörümüzde daralmaya neden oldu.

Bu nedenle üreticilerimiz 2023 yılında zorluklarla baş etmeye çalıştı” dedi. Sektörün 2024 beklentilerini de değerlendiren Duran, “Avrupa’da enflasyonun yavaş yavaş düşmeye başlamasıyla birlikte gerçekleşecek faiz indirimlerini bekliyoruz. Böylelikle 2024’ün ikinci yarısından itibaren siparişlerdeki duraksamalar ortadan kalkabilir ve üreticilerimiz rahat bir nefes alır” diye konuştu. 2024 yılı yol haritasını belirlediklerini de dile getiren Duran, “Daralan Avrupa pazarı karşısında yeni pazarlara yöneleceğiz.

Öncelikle en büyük pazarlardan olan ABD pazarında daha etkin olarak pazar payımızı artırmaya çalışacağız. Bunun yanı sıra Mısır, Fas, Tunus ve körfez ticaretinde önemli rol oynayan BAE büyük ihracat pazarlarımız olabilecek potansiyel taşıyor. Tabii bir de karton ambalaj ihtiyacı yüksek olan Malezya, Güney Afrika ve Nijerya pazarları da 2024’te gündemimizde olacak önemli noktalar arasında yer alıyor” dedi.

İçinde bulunduğumuz dönemde tarım ve gıda her zamankinden daha fazla önem arz etmeye başlarken sürdürülebilir bir gıda politikası ülkeler için olmazsa olmaz haline geldi. Sektör temsilcileri, değişen dünyada tarım ve gıdanın geleceğini DÜNYA’ya değerlendirdi.

Tarım ve gıda sektörü, 2023 yılında yüzde 2.8’lik artışla yaklaşık 35.2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda ihracatta istikrarlı şekilde büyüme gösteren tarım ve gıda sektörü, yeni yeni yılda planlı üretim ve yatırımlarla kapasitesini artırarak ihracatta ivme kazandıracak.

Tarımda planlı üretime geçişin önemli olduğunu belirten sektör temsilcileri, 2024 yılında gıda sanayi hammadde tedarikinde zamanında tedarik ve aşırı fiyat dalgalanmalarını önleyici kolaylıklar getireceğini bekliyor. Temsilciler diğer yandan, daha uzun vadeli ve daha uygun faizli kredi bulabilme imkanları olması halinde yatırım ve ihracatın bundan olumlu etkileneceğini dile getiriyor.

 Tarım ve gıda sektörü açısından 2023’ü değerlendiren TOBB Gıda Meclisi Başkanı Necdet Buzbaş, 2023’te tarımda ihracatın yüzde 2.8 oranında artarak 35 milyar 164 milyon dolar olduğunu söyledi. Buzbaş, “İşlenmiş gıda ürünlerindeki ithalatın yüzde 30 oranındaki artışı ise önemli bir olumsuzluk olarak izlenmesi gerekir. Turizm sektöründeki 55 milyar dolara varacağı tahmin edilen gelir, yüzde 20’ler civarında bir oranda gıda harcamalarına katkı verecektir. 2023 içinde gıda sanayi bakımından en önemli kazanç ‘tarımda planlı üretime geçiş’ kararı oldu.

2024 yılında uygulamaya konacak proje, gıda sanayi hammadde tedarikinde zamanında tedarik ve aşırı fiyat dalgalanmalarını önleyici kolaylıklar getirecek” dedi.

Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri sektörünün 2023’te yüzde 8’lik artışla 12.4 milyar dolara ulaştığını aktaran İstanbul Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İHBİR) Başkanı Kazım Taycı, 2024 yılında ise sektör olarak ihracatı 15 milyar dolarla kapatmayı hedeflediklerini söyledi. Taycı, “Fiyat rekabetinden ayrı olarak, yenilikçi ürünlerle, markalaşmayla ve doğru ürünlerimiz ile kur beklentisine gerek kalmadan ihracatımızı artırmayı planlıyoruz.

Gıda sektörüne yatırım yapabilecek ortam oluşturulursa önümüzdeki birkaç yıl içinde mevcuttaki ihracat rakamlarımızı daha çok artırdığımızı görebiliriz. Türkiye’de daha uzun vadeli ve daha uygun faizli krediler bulabilme imkanımız olursa, bu imkanın hızla yatırıma dönüşmesi ve ihracat rakamlarımıza olumlu yansıması kaçınılmaz olacak.

Tarım üretimimizle ilgili otoritemizin almış olduğu kararlar son derece isabetliydi. Ekilmeyen alanların ekilmesi ve çiftçiye verilen destekler, üretimi daha da canlandırdı. İklim koşullarının olumlu ilerleyişi, sektörümüzün üretimini rekor seviyelere yükseltti. Son dönemde çiftçiye verilen destek politikaları aynı kararlılıkla devam ettirilmeli” diye konuştu.

 Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Tiryakioğlu, sektörün 2023 sonunda ihracatının, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 artarak 12,4 milyar dolara yükseldiğini, miktar bazında da yüzde 36 arttığını söyledi.

Tiryakioğlu, “Gelişmiş ülkelerin faiz artışlarıyla tüketici harcamalarını yavaşlatmaya çalıştığı, hiperenflasyon sorunuyla boğuşan az gelişmiş ülkelerde ise alışverişlerde sıkıntılar yaşandığı bir dönemde bizim ürünlerimize olan talebin azalmadığını görüyoruz. Sektörümüzün, tarım ve tarıma dayalı gıda sanayide ihracatın bel kemiği olduğunu bir kez daha kanıtladığını söyleyebiliriz” dedi.

Yeni yılda fuarların yanı sıra, faaliyetlerine yön verecek bir başka unsurun da Türkiye Gıda İhracatçıları markası olacağını vurgulayan Tiryakioğlu, “Yeni markamız; bulgur ve şekerli mamul ürünlerinden başlayarak, Türkiye’nin gıda alanında üretimden gelen gücünü tüm dünyaya tanıtacak” diye konuştu. 2024 yılı beklentilerine de değinen Tiryakioğlu, “Dünyanın farklı coğrafyalarında kuraklık ve savaş gibi pek çok risk yükselirken, küresel gıda fiyatlarında yukarı yönlü bir hareket görebiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ