FirmaHBR.COM'a Hoşgeldiniz!

Başkanlar Konuşuyor: Aydın havalimanı raporu tamam, iş dünyası atakta

Bir milyonu aşkın nüfusu ve turizm merkezlerinin ortasında yer almasıyla yolcu trafiği açısından önemli bir destinasyon olan Aydın, sadece turizmi için değil ihracatı için de havalimanı istiyor. Sabiha Gökçen Havalimanı’nın raporunu hazırlayan ekibe Kalkınma Ajansı destekli bir analiz yaptıran iş dünyası, Aydın’ın kamu yatırımlarından daha fazla pay almasını talep ediyor.

Başkanlar Konuşuyor: Aydın havalimanı raporu tamam, iş dünyası atakta

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde, DÜNYA 81 ildeki oda ve borsa başkanlarıyla ekonominin nabzını tutuyor. 8’incisi düzenlenen “Başkanlar Konuşuyor” söyleşi dizisinin bu haftaki konuğu Aydın oldu. Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yunus Şahin ve Ticaret Borsası Başkanı Fevzi Çondur sorularımızı yanıtladı.

Havalimanı olmayan 3 büyükşehirden biriyiz

Hakan ÜLKEN / Aydın Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı

İl bazında çok ciddi bir atılım yapacağımız dönemde pandemi ilan edildi. Tam kamu yatırımları ile ilgili gelişmeler olacaktı. Pandemiyle süreç kesintiye uğrasa da biz o süreci nasıl kamu yatırımları yapılırsa Aydın için nasıl daha etkin olacağını araştırarak değerlendirdik. Aydın, kamu yatırımlarında adaletsizliğe uğramış bir il. Kişi başına düşen milli gelirle birlikte tüm diğer parametrelerde kentimiz yıllar geçtikçe geriye gidiyor. Kamu yatırımlarından kişi başına alınan pay değerlendirildiğinde Aydın, 81 il içinde bundan üç yıl önce 77’nciydi. Bu kentimiz büyüklüğü düşünüldüğünde çok üzücü. 2004 yılında kişi başına düşen milli gelir sıralaması içinde ilk 20’lerdeyken, şu anda 43’lerdeyiz. Aydın’ın ticaret hacmi, kapasitesi ve kabiliyeti, insan kaynakları yeterli ancak kamu yatırımı yok. İş dünyasının olmazsa olmazı ulaşım ve lojistik meselesi. Aydın büyükşehir belediyesi statüsü olup da havalimanı olmayan üç kentten biri. Her seçim döneminde Çıldır Havalimanı’nın açılmasının sözünün veriliyor ancak açılmıyor. Sadece yolcu trafiği açısından değil, kargo trafiği açısından da kısa raf ömrü olan ürünlerin Avrupa’ya ulaştırılması gibi birçok etkeni göze aldığımızda havalimanı bizim için önemli.

“HER YERDE VAR DA NİYE BİZDE YOK” MANTIĞIYLA İSTEMİYORUZ

Biz bu konuda Kalkınma Ajansı katkılı bir rapor hazırlattık, Vali bey ile birlikte açıklayacağız. Sadece Adnan Menderes Havalimanı’na kentimizin plaka kodu olan 09 ile giriş yapan araç sayısı günlük ortalama 1.350. Nazilli ve Denizli Devlet Demiryolları’ndan bilet alarak Adnan Menderes Havalimanına giden çok sayıda insan var. Günlük 13 doğu, 13 batı hattından Havaş servis yapıyor. Bunun pandemi öncesi doluluk oranı yüzde 84’tü. 1000’e yakın insanı Habaş taşıyor. Günlük 2.500-3.000 kişi gidiyor. Rapora göre Türkiye’deki en aktif havalimanları arasında bu rakamlarla Aydın ya ilk 10’a ya da ilk 15’e gidiyor. Bursa ve Kocaeli’nin havalimanlarının aktif olmama sebepleri İstanbul’daki havalimanlarının bu kentlere çok yakın olması. Biz İstanbul’a da Ankara’ya da 600 kilometre mesafedeyiz. Kütüğü aydında olan insanlarımızın yüzde 40’ı şehir dışında. Bir de Sabiha Gökçen Havalimanı’nın fizibilite işlerini yapmış ekip, bu raporu hazırladı. Ankara’ya, İstanbul’a, Trabzon’a, Adana’ya hatta Antalya’ya uçuş olabilir. Çünkü Efes, İzmir’de ama Selçuk ilçesi bize daha yakın, ayrıca Pamukkale de yakın. Bir de Aydın’ın kendi turizm potansiyeli var. Çok ciddi bir yolcu potansiyelimiz var, çok ciddi bir de kargo potansiyelimiz var. Hollanda’ya tarım ürünleri yolluyoruz. Kesme çiçekten tutun, bizim sarılop incirimize kadar ürünlerin ihracatı buradan sağlanabilir. Adnan Menderes Havalimanı ile aramızda 111 kilometre var. Türkiye’de aralarında 100 kilometreden az mesafe olan 23 havalimanı bulunuyor. 300 bin nüfuslu, 150 bin nüfuslu değerlerimiz olan kentlerde havalimanı var, biz 1 milyonu aşkın nüfusa sahip bir kent olarak havalimanımızın olmaması abeste iştigal. “Her yerde var da niye bizde yok” mantığıyla istemiyoruz. İşleyeceğini biliyoruz, devlete zararı olacak bir şeyi istemeyiz.

TEŞVİKTE 2. BÖLGE’DE YER ALMAMIZ ADALETSİZLİK

Aynı şekilde lojistik merkeze, fuar alanına ihtiyacımız var. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacağı sözü verilip hala daha yapılmamış durumda. Ayrıca serbest bölge yatırımımız için Sanayi Odası’nın öncülüğünde çok ciddi bir hazırlık yapıldı. Ama maalesef hala beklemedeyiz. Aydın kamu binalarının inanılmaz derecede yıprandığı bir kent. 81 il içinde sanırım 79’una yeni adliye binası yapılmış durumda, bizimki eski. Spor salonları ve yeni stadyumlarımız yok. Bunlar birbirlerini destekleyen ve tetikleyen yatırımlar. Aydın emeklilerin de tercih ettiği, yaşamlarının son zamanlarını güzelce geçirmek istediği bir kent. Hoşgörü kültürüyle, iklimiyle, insanıyla, coğrafyasıyla müsait bir kentiz. Ancak bu da kişi başına gelirimizi etkiledi. Daha da önemlisi teşvik bölgesi sistemi 2011 yılında devreye alındığında yeni bir modeldi. Teşvik bölgeleriyle birlikte, bölgesel kalkınma hedefl endi. Burada da adaletsizliğe uğradık. Aydın 2’nci bölgede. Aydın 2’nci bölgede ilan edildiğinde Manisa ve Gaziantep 3’üncü bölgedeydi. Edirne de Van da Gaziantep de bizim için çok önemli. Bu sistemi doğru kurgulamazsanız, iyilik yaptık zannederken, fotoğrafın tamamında bir sorun olabilir. İlçelerde olan teşvik de sorunu çözmedi. Çünkü 2’nci bölgede olan bir kentin ilçesi 3’üncü bölge, 3’üncü bölgede olan bir ilin ilçesi 4’üncü bölge oluyor.

TARIM, TURİZM, SANAYİ, ENERJİ, EĞİTİM KENTİ…

Aydın kentinin önüne hangi tamlamayı koyarsanız, kent onu fazlasıyla karşılıyor. Tarım kenti Aydın, turizm kenti Aydın, sanayi kenti Aydın, enerji kenti Aydın, eğitim kenti Aydın… Aydın’ın potansiyelleri çok yüksek ama bunu katma değere çevirememiş bir kent. Aydın iş dünyasının temsilcilerinin hiçbir kabahati yok. Yine de geleceğe umutla bakıyoruz. Trenin kalkacağı dakikada peronda olmak zorundayız. Odalar olarak bunun için çalışıyoruz. Biz hazırız.

AB TESCİLİ RAFLARDAKİ İNCİR FİYATINA DESTEK OLDU

İncir’in AB’deki coğrafi tescili odamıza ait. Ardından da Ticaret Borsamız Aydın Kestanesi’nin de coğrafi işaretini aldı. Avrupa’da 7 Türk ürünü coğrafi işarete sahip. Bunun ikisi Aydın’ın. İncirde Avrupa’daki raf fiyatlarını her yıl kontrol ettiriyoruz. Çok ciddi anlamda fiyatlarımız arttı. Dünya genelinde ihracat yaptığımız ülke sayısı da arttı. İncirde dünya ihtiyacının yüzde 60’ını Aydın’da üretiyoruz. İncirin ihracat geliri 300 milyon doları aşıyor.

İş dünyası yeni yatırım yapacak alanlar bulamıyor, OSB’lerimizde yer yok”

Yatırım cazibesi olan yere gelir. Aydın yatırıma müsait mi, değil mi… Aydın yatırım yaptığınızda para kazanabileceğiniz bir il. Aydın her ne kadar kamu yatırımlarından hak ettiği payı alamasa da, enerji maliyetlerinin düşüklüğü bir avantajdır. Gerçek bir kış olarak 1,5 ay kışımız olur. İklimimiz müsait. Fabrikanızın çatısına GES kurabilirsiniz. Önümüzdeki 10-15 yılın sanayide önceliğinin enerji olacağını düşünürsek bu büyük bir avantaj. Aydın hem güneş hem rüzgar hem hidroelektrik hem de jeotermal açısından değerlendirildiğinde, kendi enerjimizi kendimizin üretebileceği bir kent. Silikon Vadisi neden Kaliforniya’da bu kadar kendine zemin bulabildi… Çünkü insanları açık görüşlü ve eğitimliydi. Kıyı Ege Bölgemiz de tıpkı bunun gibi. Türkiye’den parça parça Avrupa Birliği’ne giriş olacak denilse, İzmir, Aydın, Muğla birliğe en önce kabul edilecek iller. Dolayısıyla yatırıma çok uygun bir kent. OSB’lerimizde yer kalmadı. 7 OSB ve bir de tarıma dayalı OSB’miz var. Sanayicilerimiz şu anda siparişlerini yetiştiremiyorlar. Ama kapasite artışına gidemiyorlar. Yeni yatırımlara ihtiyaçları var. Yabancılar da geliyor, yatırım iklimi daha da iyileşince yatırım talebi hızlanacaktır.

Bir alandaki krizi diğer sektörümüzle kompanse ediyoruz

Bursa ve Aydın sanayileri birbirlerine benzer. Bir sektör üzerine odaklanmış bir yapımız yok. Avantajı var, uzmanlaşmış olursunuz, ancak hakim sektörde bir sıkıntı bir problem yaşandığında yıkım olur. Biz sadece bir sektörde uzmanlaşmadık. Pek çok alanda işler yapıyoruz. Makine sanayisinde, hidrolik sanayisinde, jantta, derin dondurucuda, unda çok iyiyiz. Madencilikte iyiyiz. Sadece üç-dört tane çelik kapı firmamız var ama bunlar Türkiye’de ilk 10’a giriyor. Tarım makinelerinde çok iyiyiz. Bir alanda bir krizi, diğer alanlarda kompanse ediyoruz.

Serbest Bölge hayalimiz var ihracatımızı 5 milyar dolara çıkarır

Mehmet Yunus ŞAHİN / Aydın Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı

Ben aslen Tarsus’luyum, Adana’da büyüdüm. Aydın’ın yapısını oralara benzetirim. İnsanı da böyle. Çiftçilikten, tarımdan sanayiye doğru evrildi. Şu anda Aydın’da tarımla birlikte sanayi de çok gelişti. Ama istediğimiz seviyelerde değil. Bunun gelişmesi için çalışıyoruz. Sanayi odası olarak çalışmalarımızı beş başlık altına topladık. Yatırım, üretim, istihdam, Ar-Ge ve ihracat. Bunlara bağlı olarak mesleki eğitimin gelişmesi. Yatırım ve üretim olmazsa, siz hangi adımları atarsanız atın, gelişemezsiniz.

Yılsonunda 1 milyar dolarlık ihracata ulaşacağımızı öngörüyoruz. Hatta firmaların merkezleri baz alınmasa, 1.3 milyar dolar ihracatımız var. Aydın’ı Denizli ile İzmir’in arasına sıkışmış olarak kabul ediyorlar. Ben bu görüşe katılmıyorum. Bir yerde ekonominin gelişmesi için bunun zorlayıcı etkilerinin olması gerek. İzmir bir liman kenti. Denizli kırsal bir bölge, tarımı gelişemiyor. Bu nedenle sanayiyi geliştirmişler. 1985 yılında mermer, yasası çıkınca iade-i itibar oldu. Daha önceden taş ocağı statüsündeydi. Bu da Denizli’yi geliştirdi. Demir-çelik, kablo, tekstil gibi alanlarda atılımlar yaptılar. Aydın’ın sanayileşmesi için yeni yatırımlar yapması lazım. Bir serbest bölge projemiz vardır, epey de yol aldık. Biz yaptığımız araştırma ile burada serbest bölgemiz olması halinde ihracatımızın 5 milyar dolarlara çıkabileceğini raporladık. Ancak arazi bulamıyoruz. Verimsiz arazimiz çok yok. 2 yıl önce bir arazi bulduk, 1000 dönüm civarındaydı. 600 dönümünü ihtisas tarım bölgesi ilan edildi. Sağlıklı bir serbest bölge 1,5 milyon metrekareden aşağı olmuyor. Bu nedenle o projemiz kaldı. Bu da sanayileşmemize biraz ket vurdu. Çine-Aydın demiryolu hattımız var. 40 kilometrelik bir hat bu. Pandemi öncesinde ihale yapıldı. 700 milyon liralık bu yatırım da kaldı. Maalesef Aydın gerekli devlet desteğini göremedi. İhracatla ilgili bir çalışmamız da, dış ticaret eğitimi. Pratik olarak nasıl yapılacağını anlatıyoruz. 80 firmayı gezdik ve eğitimler verdik. Bu çalışmalara devam ediyoruz.

JEOTERMALDE 51 SAHASI VAR MEVCUT VARLIK İKİYE KATLANIR

Aydın’da 1000 megavatlık jeotermal yatırımları yapıldı, daha da yapılıyor. 51 saha var ve sahalarda bir tane kuyu yok. Birkaç kuyusu olan sahalar mevcut. Mevcut varlığın ikiye katılması bekleniyor. Aydın’ın en büyük kaynaklarından biri jeotermal turizm.

YEŞİL MUTABAKAT KAPSAMINDA ÜRETİM YAPMAYA EN UYGUN KENTİZ

Demiryolu taşımacılığında ve hızlı tren konusunda beklentimiz var. Ankara’dan Afyon’a, Denizli’den Aydın’a, Aydın’dan İzmir Limanı’na gidebilecek hatları iyileştirmek lazım. Selçuk’ta 8,5 kilometrelik tünel inşaatı yapılacak. Pandemi olmasaydı, bu alanda büyük yol alacaktık. Bir de karayolunda Denizli-Aydın arasında yapılacak otobanın ihalesi yapıldı, inşa çalışmalarına başlandı. Bunun Antalya’ya kadar uzatılıp, turizm yolunun açılması lazım. Antalya’ya gelen turistler Efes, Laodikya, Afrodisias Antik Kenti’ne ulaşabilmeli.

Yeşil Mutabakat kapsamında üretim yapmaya en uygun kent Aydın. Çünkü Aydın’da kömür üreticiliği yok. Rüzgar Enerji Santralleri (RES), Güneş Enerjisi Santralleri (GES), jeotermal konusunda zengin bir kentiz. Temiz enerji kullanıyoruz. Biliyorsunuz Avrupa Birliği’ne ürün satabilmek için üretimde karbon salımınızı azaltmanız lazım. Yoksa Sınırda Karbon Vergisi uygulaması olacak. Sadece Avrupa’ya ürün satmak için değil, kendi ülkemizin geleceği ve gezegenimiz için de temiz üretim önemli.

Zeytinyağı üretiminde Körfez değil, Aydın birinci sırada

Fevzi ÇONDUR / Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı

Aydın denilince her ne kadar önce incir gelse de biz zeytinyağında da üretim birincisiyiz. Körfezin adı bizden daha çok popüler, Ayvalık-Edremit’in ismi öne çıksa da, gerçek üretim yapan Aydın. Hem yağlık zeytin üretiminde hem de zeytinyağı üretiminde birinci sıradayız. Bunun coğrafi işaretini de Aydın Memecik Zeytinyağı olarak aldık. Uluslararası tüm yarışmalardan Memecik Zeytinyağı olarak ödüller konusunda iddialıyız. Ancak markalaşmada çalışmalara yıllar öncesinde başlasak da çok geri kalmış durumdayız. Ticaret Borsası olarak zeytinyağlarımızı hem markalaşmada hem de uluslararası yarışmalara katılırken destekliyoruz. Nefasetiyle, tadıyla şu anda en iyi gösterilen Toscana yağlarıyla Memecik’i mukayese etmenizi tavsiye ederim.

AFGAN İNCİRİ 10 BİN DOLAR AYDIN 5.500 DOLARLARDA

Yemeklik diye söylediğimiz incirin kilogram fiyatı 70 lira. Şu anda iyi bir baklavayı ne kadar alabilirsiniz. Bu değerimiz çok önemli. Biz incire AB tescilli coğrafi işareti alınca ürünümüze daha çok katma değer sağlamaya çalıştık. Kuru meyvede artık bölge farkı kalmadı. Sadece incir ithal etmiyorlar, kuru kayısı, kuru dut, kuru erik gibi ürünleri birlikte alıyorlar. Bu yüzden portföyünüzde bu ürünlerin de olması lazım. Kuru incir ihracatçıları olarak şu anda hedef pazarımız Hindistan. Hindistan dünyanın en çok incir ithalatı yapan ülkesi. Yüksek oranda Afganistan’dan alıyor. Afganistan’ın ihracatı da Taliban’dan önce tonu 10 bin dolar kadardı. Türkiye’nin rakamı şu anda 5 bin 500 dolarlarda. Kalitesiz gördüğümüz Afgan inciri bile şu anda bizim çok kaliteli, ballı diye övdüğümüz sarılop Aydın incirinden daha yüksek rakamlarla Hindistan’a satılıyor. Japonya ve Çin ciddi anlamda ilerleme kat ettiğimiz yerler.

24 MİLYON DOLARLIK İHRACATIN 10 MİLYON DOLARI AYDIN KESTANESİ

Kestanenin dünyadaki üretiminin yüzde 80’ini Çin yapıyor. Kalan yüzde 20’de 6-7 ülkeye bölüşmüş durumda. Biz de bu 6-7 ülke içindeyiz. Aydın Kestanesi daha doğrusu dünyada Avrupa tipi kestane olarak bilinen ürün, meyve dolgunluğu, meyve iriliği ve kolay soyulabilmesi bakımından Çin kestanesinden pozitif anlamda ayrılıyor. İyi fiyatlarla satılıyor.

Kestanede hedefimiz bunu sadece meyve olarak satmak değil. Şu anda Aydın’da ürünü, una dönüştüren küçük ölçekli bir tesisimiz var. Bunların gelişebileceğini düşünüyoruz. Özellikle pandemiden sonra biz sağlıklı yaşama daha çok yöneldik. Yeni nesil anne ve babalar çocukları için buğday unu haricindeki alternatif unlara da yöneliyorlar. Kestane unu burada çok ciddi fark yaratmış durumda. Şekerlemede üretim yapan birkaç firmamız var. Türkiye’nin kestane üretimi 76 bin ton bunun 26 bin tonu Aydın’da üretiliyor. TÜİK’e göre 2020’de kestane ihracatımız 24 milyon dolar, bunun 10 milyon doları Aydın’dan yapılıyor. Çok büyük bir Pazar yaratmıyor ama çok önemli bir ürün. Nazilli, Köşk, Ödemiş dağlarında üretim yapılıyor. Meşakkatli bir hasadı var. Yıllar yıllar önce kestanede Bursa üretim lideriydi. Bursa’nın yaşadığı kestane dal kanseri hastalığı şimdi Aydın’da da var. Bununla alakalı üniversite ile işbirliği içindeyiz. Bir an önce çözümünün bulunmasını bekliyoruz.

YAŞLI NÜFUS İTHAL EDİYORUZ GENÇLERİMİZ KAÇIYOR

Özel sektörden yatırımlar geliyor. Söke’ye bir kağıt fabrikası yatırımı geldi. Aydın OSB’lerinde fiyatlar çok ucuz, İzmir’in dörtte biri kadar. Söke OSB yer dolana kadar metrekaresi 350 liraya satış yapıyordu. Bu rakamlar İzmir’de 1200-1700 TL kadar. İzmir’in Torbalı’sıyla Aydın’ın Germencik’i arasında OSB’den OSB’ye ulaşmak 20 dakika. Söke’de üretilen bir pamuk, Söke’deki iplik fabrikasına gitmek için 30-35 kilometre bir yol kat ederken, Torbalı’ya da gitse navlun olarak aynı fiyata geliyor. 30 kilometre gitmesiyle 70 kilometre gitmesi arasında maliyette çok büyük değişiklik olmuyor. Aydın Büyük Ova Projesi kapsamında, bu nedenle OSB’lerimiz genişleyemiyor.

Genç nüfus sosyal olanaklar nedeniyle Aydın’da kalmak istemiyor. İzmir çok yakın, orayı tercih ediyorlar. İzmir’e genç nüfus ithal ediyoruz. Türkiye’nin tamamından da emekli nüfus ihraç ediyoruz.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ