Amega’nın hedefi dünya devleri arasına girmek

Murat KÜÇÜK / İSTANBUL

Hareket teknolojisindeki faaliyetlerini simülasyon, endüstriyel ve temalı eğlence olmak üzere 3 farklı alanda sürdüren Amega, Türkiye’de simülasyon sektörünün öncüleri arasında yer alıyor.

Uzun yıllar iç pazardaki imalat sanayine endüstriyel ekipmanlar temin eden Amega Teknoloji, şimdi de başta savunma sanayii ve eğlence sektörü olmak üzere birçok alanda simülatörler üretiyor.

Deprem simülatörleri üzerine de çalışan şirket, gelecekte daha çok savunma sanayisi ve dijital dünyaya paralel olarak eğlence sektörüne özel simülatörlerin üretiminde var olmayı hedefliyor.

“Simülasyon departmanımızda otomotiv, savunma sanayisi ve eğlence gibi birçok önemli sektörleri kapsayan ve yüksek teknoloji barındıran simülatörlerin imalatını yapıyoruz.” diyen Amega Kurucu Ortağı Hakan Yıldırıcı, “Kara, hava, deniz taşıtlarına, temalı oyun makinelerine ve eğlence sektörüne yönelik, insan algoritması ile çalışan simülatörler üretiyoruz. Eğlence bölümümüz, global pazara yönelik Formula 1 de dahil olmak üzere birçok yarış simülatörü ve özel eğlence makineleri tasarlayıp üretiyor. Çocuk oyun makinelerinden profesyonel yarış simülatörlerine kadar yaklaşık 35 farklı eğlence makinemiz var. Bunun yanı sıra büyük tema parklara özel fly theater, dark ride, animatroniks projeleri yapıyoruz. Dünyanın en büyük eğlence şirketlerinden Merlin Entertainment’in Gardaland projesinde yer alan temalı tüm animatronikslerin siparişini aldık ve üretimine çok yakında başlayacağız. Rollercoaster hariç, yüksek teknoloji barındıran birçok eğlence makinesi üretiyor ve dünyanın her noktasına anahtar teslim kurulum ve servis desteği veriyoruz.” şeklinde konuştu.

Amega markasıyla 47 ülkeye ihracat

47 ülkeye Amega ürünleriyle ihracat gerçekleştirdiklerini söyleyen Hakan Yıldırıcı, başta Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan olmak üzere uzun yıllar Ortadoğu pazarında güçlü olduklarını, son yıllarda pazarın Türk şirketleri için biraz daraldığını aktardı.

Şu anda en büyük hedef pazarlarının ABD olduğunu bildiren Yıldırıcı, “Diğer ülkelerde de büyümeye başladık ve çok daha dengeli bir ihracat politikası kazandık. Özellikle ödüllü rollercoaster simülatörümüz Cinecoaster ve helikopter simülatörümüz Heliride, ABD’de yoğun ilgi görüyor. Eğlence sektörünün en önemli pazarı olarak kabul edilen bir ülkede, ürettiğimiz makinenin beğenilmesi o makinenin pazarda kendine yer bulacağı anlamına da geliyor.” dedi.

Yarış simülatörlerinde, sektörde dünya çapında bilinir firma haline geldiklerine dikkat çeken Yıldırıcı, şunları kaydetti: “Formula ve ralli simülatörlerimizin yanı sıra uçak ve helikopter simülatörleri, en popüler ürünlerimiz arasında yer alıyor. 3 boyutlu gözlükle başlayan bu süreç, bugün temalandırılarak VR ile çalışan ve hareket yeteneğine sahip, gerçeğine çok yakın simülatörlerle devam ediyor. Örneğin birebir helikopter gövdesi yapıyor, kişiyi bu helikoptere bindirip VR gözlüklerle kuş bakışı sanal şehir turu attırabiliyoruz. Simülasyonu sadece hareketle değil diğer tematik unsurlarla birleştirip gerçeğe en yakın hale getirmek için çalışıyoruz.”

“Yarış simülatörlerinde dünyada ilk 3 marka arasındayız”

Yarış simülatörleri pazarında en büyük 3 marka arasında olduklarını vurgulayan Hakan Yıldırıcı, hedeflerinin Universal ve Disneyland gibi tema parklardaki yüksek teknoloji makineleri üreten en büyük üreticiler arasına girmek olduğunu söyledi. Yıldırıcı, şöyle devam etti: “Türkiye’de sektöründe dünya devi olabilecek, potansiyeli yüksek firmalarımız var. Türk şirketlerinin hepsi çok nitelikli işlere imza atıyor. Eğlence ekipmanları sektöründe İtalyanların egemenliği kırmak istiyoruz. Mühendislik olarak bizden daha ileri seviyede olmamalarına rağmen ortak hareket ederek pazarı büyük ölçüde ellerinde tutuyorlar. Biz mühendislik olarak onları geçtik ve artık dünyanın her yerinde iş alıyoruz. Türk imalatçılar olarak sektördeki tüm üreticilerle rekabet halinde olsak da global pazarda ve fuarlarda birlikte hareket ediyoruz. Yönetim kurulu üyesi olduğum ve imalat komitesi başkanlığını yürüttüğüm Türkiye’nin eğlence sektörü derneği TEPEA (Tüm Eğlence Park Etkinlik ve Atraksiyon Derneği) bu birlikteliği sağlamak ve geliştirmek için çaba sarf ediyor.”

“Ev tipi makineler simülasyon ve eğlence sektörünü büyütecek”

Eğlence sektörünün milyar dolarlık pazar büyüklüğüne ulaştığını belirten Hakan Yıldırıcı, “Sürekli büyüme gösteren bir sektörle karşı karşıyayız. Bu pazarda 5 sene önce yüzde 1 olan eğlence simülasyon makineleri bugün yüzde 10’lara ulaştı. Büyük tema parklarda, simülatörler giderek kendine daha fazla yer buluyor. Bu da talebin devam edeceğini gösteriyor. Pandeminin de etkisiyle evde kullanılabilen kişisel simülatörlere de talep giderek artmaya başladı. Bu pazarı da değerlendirmek istiyoruz ve bu konuda çok yeni bir ürünü piyasaya sürmek üzereyiz. Yeni nesil teknolojiler sayesinde dünyanın en büyük müzelerini sanal olarak gezme imkanına sahibiz. Yakın gelecekte teknoloji daha da gelişecek ve insanlar evinden Disneyland’a gitme şansı elde edecek. Bu da pazarın büyümesinde bir başka itici güç ve bizim için motivasyon kaynağı olacak.” değerlendirmesini yaptı.

Doğru simülasyon nasıl olmalıdır?

“Simülasyon insan ya da makine davranışlarını, doğasına en uygun ve gerçeğe en yakın modelleyen sistemler bütünüdür. Yani bir başka deyimle, gerçek dünyadaki nesneler arasındaki ilişkilerin, bir sistem modeli üzerinden taklit edilmesidir.” sözleriyle simülasyonu tanımlayan

Hakan Yıldırıcı, simülasyonda olması gereken özelliklere dair şunları söyledi: “İzlenen içerikte kullanıcının maruz kaldığı hareketin gerçek hayatta kişiye yaptığı etkinin aynısı platform ve diğer ekipmanlarla birebir verilmelidir. Simülatörde kullanılan içeriğe uygun hareketleri doğru simüle edemezseniz, beyni kandıramayacağınız gibi kişide mide bulantısı gibi tepkiler ortaya çıkar. Belirli bir senaryosu olan ve hikayenin akışına göre ilerleyen sistemlerde işler biraz daha basittir. Fakat yarış simülatörlerinde emprovize hareketi anlık olarak simüle etmek ve oyundaki hareketleri taklit etmek çok daha zordur. Bu sebeple simülatörlerde kullanılan hareket sensörleri, hareket eyleyiciler ve yazılım, büyük önem taşır.”